Septum perforasyon onarımı burun septumundaki deliklerin kapatılmasını amaçlayan cerrahi bir işlemdir. Genellikle kronik burun enfeksiyonları veya travma sonucu ortaya çıkar. Ancak tedavi yöntemi deliğin boyutuna ve konumuna göre değişiklik gösterir. Ayrıca hastanın genel sağlık durumu ve önceki cerrahi müdahaleler de dikkate alınır. Bu operasyon deneyimli bir cerrah tarafından gerçekleştirildiğinde başarı oranı yüksektir. Dolayısıyla hasta operasyon öncesi ve sonrası dönemde detaylı bir değerlendirme sürecinden geçirilir. Böylece septum perforasyonunun neden olduğu komplikasyonlar en aza indirgenir.

vorher nacher
7/24 WhatsApp İçin Tıkla!

    *Septum Perforasyon Onarımı için size en iyi şekilde dönüş yapabilmemiz için tüm alanları doldurmanızı tavsiye ediyoruz.

    Septum Perforasyon Onarımı Nedir?

    Septum perforasyon onarımı nedir sorusu sıkça sorulur; bu cerrahi işlem burun içindeki septum denilen kıkırdak bölmenin delinmesi durumunda yapılan bir müdahaledir. Cerrahi tekniklerin detayları hastanın durumuna ve deliğin özelliklerine göre değişkenlik gösterir. İşlem sırasında kullanılan teknikler arasında:

    • Vaskülarize dokular: Kan akışını artırmak ve yeni doku gelişimini teşvik etmek amacıyla kullanılır.
    • Ara bölme iskelesi: Onarımı desteklemek için septumda stabil bir yapı sağlar.
    • Gerginliksiz kapatma: Dokular üzerindeki baskıyı azaltarak iyileşme sürecini kolaylaştırır.

    Septum Perforasyon Onarımı Nasıl Yapılır?

    Septum perforasyon onarımı dikkatle planlanmış adımları içeren bir süreçtir. Her adım hastanın durumuna göre özelleştirilir. İlk olarak septum ve burun tabanına lokal anestezi uygulanır. Bu işlem cerrahi sırasında kanamayı azaltmayı amaçlar.

    Hazırlık: Bupivakain ve epinefrin solüsyonu ile anestezi sağlanır.

    Sonrasında üç ana kesi yapılır. Bunlar; sfenoid rostrum orta konka hizasında ve yanal kesidir. Kesilerin amacı onarım için gerekli alanı açmaktır.

    Kesiler:

    • Sfenoid rostrum mukozasını içeren dikey bir arka kesi
    • Orta konka hizasında bir ön kesi
    • Yanal kesi alt meatusun yanal sınırında

    Flep oluşturma sürecinde alt meatus ve çevre dokular kaldırılır. Flep onarım gereken alana doğru döndürülerek yerleştirilir.

    Flep Oluşturma: Kaldırılan dokuların flep olarak kullanılması

    • Kapatma işlemi sırasında flep kalan mukozaya dikilir. Bu sütürler emilebilir niteliktedir. Sonrasında nazal splintler destek sağlamak amacıyla yerleştirilir.

    Kapatma:

    • Emilebilir dikişlerle flep sabitlenir
    • Silikon nazal splintler yerleştirilir

    İkinci bir teknik olarak Posterior Septal Arter Flep kullanılır. Bu teknik perforasyonun etrafındaki dokuları kullanarak onarım sağlar. Flep perforasyon kenarından 5-7 mm uzaklıkta oluşturulur ve dikişlerle sabitlenir.

    PSA Flep:

    • Perforasyon çevresinde saçaklı bir kesi
    • Mukoza perikondrium kaldırılıp nazal kaviteye çevrilir

    Son olarak katmanlı onarım teknikleri büyük delikler için tercih edilir. Bu yöntem yapısal destek ve iyileşmeyi optimize etmek için çeşitli dokuların katmanlarını kullanır.

    Katmanlı Onarım Teknikleri:

    • İki saplı mukoperikondrial fleplerin yatay olarak ilerletilmesi

    Septum Perforasyon Onarımı İçin Uygun Adaylar Kimlerdir?

    Septum perforasyon onarımı için uygun adaylar perforasyon nedeniyle önemli semptomlar veya komplikasyonlar yaşayan kişilerdir. Bu kişiler yaşam kalitelerini ve burun fonksiyonlarını iyileştirmek amacıyla cerrahi müdahale gerektiren belirtilere sahip olabilirler. Aşağıdaki kriterlere göre adaylar seçilir:

    • Semptomatik hastalar: Tekrarlayan burun kanamaları burun tıkanıklığı kabuklanma enfeksiyonlar ve nefes alırken ıslık sesleri gibi semptomları olan bireyler.
    • Perforasyon boyutu ve yeri: Orta ila büyük septal perforasyonları olan hastalar (genellikle 1 cm’den daha büyük). Küçük perforasyonlar semptomlara neden olmadıkça cerrahi müdahale gerektirmez.
    • Başarısız konservatif tedaviler: Tuzlu su ile irrigasyonlar merhemler veya septal düğmelerin kullanıldığı cerrahi olmayan yaklaşımlar semptomları hafifletmekte başarısız olduğunda cerrahi düşünülür. Septal düğmeler perforasyonu geçici olarak kapatmak için kullanılır ancak kalıcı çözüm sunmaz.
    • Sağlıklı burun dokusu: Adayların cerrahi onarımı desteklemek için sağlıklı çevreleyen burun dokularına sahip olmaları gerekir. Yeterli mukozal doku onarım için gereken fleplerin oluşturulmasını kolaylaştırır.
    • Sigara içmeyenler ve diyabet olmayanlar: Septum perforasyon onarımının başarı oranı sigara içmeyen ve diyabeti olmayan kişilerde daha yüksektir. Sigara ve diyabet septuma kan akışını bozarak ameliyatı ve iyileşmeyi zorlaştırabilir.
    • Otoimmün bozuklukların olmaması: Wegener granülomatozu gibi otoimmün hastalıkları olan hastalar altta yatan durum kontrol altına alınana kadar uygun aday olmayabilir.
    • Travma veya ameliyat sonrası perforasyonlar: Önceki burun ameliyatları veya travmalar sonucu perforasyonları olan kişiler burun yapısını ve işlevini eski haline getirmek için cerrahi onarıma ihtiyaç duyarlar.

    Septum Perforasyon Onarımında Kullanılan Cerrahi Teknikler Nelerdir?

    Septum perforasyon onarımında perforasyonun boyutuna ve yerine bağlı olarak çeşitli cerrahi teknikler kullanılır. Her bir yöntem belirli avantajları ve dezavantajları ile dikkat çeker ve cerrahın deneyimi bu süreçte kritik bir rol oynar.

    Bunlar arasında yaygın olarak kullanılan teknikler şunlardır:

    • Bilateral mukozal flep kapatma: Bu teknikte septumun her iki tarafında mukozal flepler kaldırılır. Üst ve alt flepler ileri doğru getirilir ve gerilimsiz bir kapanma sağlanır. Genellikle onarımı desteklemek için septum boşluğuna bir ara greft yerleştirilir ve silikon örtü ile kaplanır.
    • Posterior septal arter (PSA) flebi: PSA flep tekniğinde posterior septal arter dallarıyla pediküllü bir flep kaldırılır. Bu yöntem özellikle büyük perforasyonlarda etkilidir. Flep perforasyonun etrafına kesiler yapılarak oluşturulur ve mukoperikondriyum kaldırılır perforasyonu kapatmak için dikilir.
    • Raket-halka tekniği: Bu yöntem büyük palatin arter (GPA) flep tekniğinin bir modifikasyonudur. Perforasyondan üçte bir daha büyük raket şeklinde bir flep ve perforasyonun etrafında dairesel halka şeklinde bir kesi oluşturulur. Mukoperikondriyal flep çevrilir ve burun mukozasına dikilir onarımı desteklemek için silikon splintler yerleştirilir.
    • Genişletilmiş anterior etmoidal arter (eAEA) flebi: eAEA flebi büyük septal perforasyonların endoskopik onarımı için kullanılır. Teknik sfenoid rostrum mukozasını içeren ve burun tabanına kadar uzanan posterior vertikal bir septal kesi içerir. Flep perforasyonu kapatmak için ileri doğru getirilir ve iyileşme için güçlü bir vasküler tedarik sağlar.
    • Sandviç greft tekniği: Bu yaklaşımda bilateral mukozal ilerleme flepleri kullanılır ve flepler arasına otolog doku grefti yerleştirilir. Teknik orta ila büyük perforasyonlar için etkilidir ve nüks riskini en aza indirirken septal yapıyı eski haline getirmeyi amaçlar.
    • Ters kenar tekniği: Bu yöntem perforasyonun etrafında bir saçaklı kesi yapmayı mukoperikondriyumu kaldırmayı ve karşı burun boşluğuna çevirmeyi içerir. Böylece tam veya kısmi bir onarım elde edilir ve dikilen bir “umbo” boşluğu oluşturur.

    Septum Perforasyon Onarımı Sonrası İyileşme Süreci Nasıldır?

    Septum perforasyon onarımını takiben hastaların iyileşme süreci dikkatle yönetilmelidir. İlk olarak hastalar ameliyat sonrası gözlem için hastanede kalabilirler. Bu aşama olası kanama veya enfeksiyon gibi acil komplikasyonların izlenmesi açısından önemlidir. Ayrıca burun tıkanıklığını önlemek için emici burun tamponları kullanılır ve bu tamponlar genellikle birkaç gün sonra çıkarılır. Silikon burun atelleri ise onarımı stabilize etmek amacıyla burun septumunun her iki tarafına yerleştirilir ve yaklaşık 3 ila 4 hafta yerinde tutulur.

    Hastalara enfeksiyonu önlemek amacıyla antibiyotikler reçete edilir. Ayrıca ameliyat sonrası rahatsızlığı gidermek için ağrı kesiciler sağlanır. Düzenli salin burun irrigasyonu burun pasajlarının nemli kalmasına yardımcı olarak iyileşmeyi destekler.

    Hastaların iyileşme sürecini izlemek için cerrahlarıyla sık sık takip ziyaretleri yapması gereklidir. Bu ziyaretlerde kalan tampon veya ateller çıkarılır. Endoskopik muayene onarımın bütünlüğünü değerlendirmek ve tekrarlama veya komplikasyon belirtilerini kontrol etmek için kullanılır.

    Fiziksel aktivitelerden kaçınmak da önemlidir. Hastalar onarılan septuma baskı yapmamak için birkaç hafta boyunca yorucu aktivitelerden ağır kaldırmaktan ve eğilmekten kaçınmalıdır. Ayrıca burun bakımı da dikkat gerektirir; iyileşen dokuyu bozmamak için burun sümkürmekten kaçınılmalı hapşırma ise ağız açıkken yapılmalıdır.

    Uzun süreli bakım için evde bir nemlendirici kullanmak burun pasajlarının nemini korumaya yardımcı olabilir. Hastalar iyileşme sürecini engelleyebilecek duman toz ve diğer tahriş edici maddelere maruz kalmaktan kaçınmalıdır.

    Septum Perforasyon Onarımı Sonrası Dikkat Edilmesi Gerekenler Nelerdir?

    Septum perforasyon onarımı sonrası başarılı iyileşme ve komplikasyonların en aza indirilmesi için dikkat edilmesi gereken kritik noktalar vardır. Ameliyat sonrası ilk bakım sürecinde burun hijyeni ve nemlendirilmesi büyük önem taşır. Burun pasajlarının düzenli olarak nemli tutulması kabuk oluşumunu engelleyerek iyileşme sürecini hızlandırır. Bu amaçla burun spreyi ve merhem kullanımı önerilir. Çoğu durumda onarımı desteklemek için burun atelleri kullanılır. Ateller genellikle 2-4 hafta sonra çıkarılır. Bu süreçte burun tamponu kullanmaktan kaçınılması basınca bağlı doku hasarını önler.

    Enfeksiyonu önlemek için koruyucu antibiyotikler verilebilir. Ağrı yönetimi ise genellikle nonsteroid antiinflamatuar ilaçlar (NSAID) veya parasetamol içeren ilaçlarla sağlanır. Ameliyat sonrası uzun dönem bakımında ise cerrahla düzenli takip ziyaretleri gereklidir. Bu randevular enfeksiyon doku ölümü veya perforasyonun tekrarı gibi komplikasyonların erken teşhis ve yönetimine olanak tanır. Hastalara genellikle birkaç hafta boyunca yorucu aktivitelerden kaçınmaları ve burun basıncını artıran eylemlerden uzak durmaları önerilir. İyileşme sürecini desteklemek için duman toz ve kimyasallar gibi burun tahriş edici maddelere maruziyet en aza indirilmelidir. Septum perforasyonunun tekrarlamaması için altta yatan nedenlerin yönetimi hayati önem taşır. Bu nedenler arasında kronik burun iltihabı ilaç kullanımı veya önceki cerrahi komplikasyonlar bulunabilir.

    Septum Perforasyon Onarımının Riskleri Ve Komplikasyonları Nelerdir?

    Septum perforasyon onarımının çeşitli riskleri ve komplikasyonları vardır. Bu riskler operasyonun başarısını ve hastanın iyileşme sürecini etkileyebilir. İşte bu riskler ve komplikasyonlar:

    • Perforasyonun tekrarlaması: Yetersiz iyileşme veya onarım bölgesine yetersiz damar beslemesi nedeniyle tekrar ortaya çıkabilir.
    • Enfeksiyon: Ameliyat sonrası enfeksiyon riski bulunmaktadır. Steril koşullar ve ameliyat sonrası bakım bu riski azaltmak için çok önemlidir.
    • Kanama: Hem ameliyat sırasında hem de sonrasında kanama endişe yaratabilir. Özellikle önemli miktarda kan kaybı veya pıhtılaşma bozukluğu olan hastalarda sorun olabilir.
    • Burun tıkanıklığı: Onarımdan sonra şişlik, yara izi veya yanlış iyileşme burun tıkanıklığına neden olabilir.
    • Kabuklanma ve kuruluk: Ameliyat sonrası burun kabuklanması ve kuruluğu yaygın olarak görülebilir. Bu durum sürekli burun bakımı ve nemlendirme gerektirir.
    • Anosmi veya hiposmi: Koku alma duyusunda değişiklikler yaşanabilir. Koku alma epiteline verilen hasar veya hava akımı değişiklikleri buna neden olabilir.
    • Septum deviasyonu: İlk cerrahi teknik veya ameliyat sonrası iyileşme ve yara izi nedeniyle septum sapması meydana gelebilir.
    • Greft reddi: Greft materyalleri kullanıldığında reddetme veya ekstrüzyon riski oluşabilir. Bu durum onarımın bütünlüğünü tehlikeye atar.
    • Adezyonlar ve sineşi: Septum ve burun duvarları arasında yapışıklıkların oluşması burun tıkanıklığına yol açabilir ve ek cerrahi müdahale gerektirebilir.
    • Estetik deformiteler: Eyer burun deformitesi gibi kozmetik sorunlar ameliyat veya iyileşme süreçlerinden kaynaklanabilir.
    • Kalıcı semptomlar: Başarılı anatomik onarıma rağmen bazı hastalar burun ıslık sesi, kabuklanma veya kuruluk gibi semptomlarla yaşamaya devam edebilir.